0532 426 06 14
Laparoskopik cerrahi nedir?
Türkiye’de olduğu gibi, Ekim 2016 tarihinde çalışmış olduğum Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ve şimdi çalıştığim Lara Anadolu Hastanesinde laporoskopik cerrahiler önem kazanmış ve uygulanmaya başlanmıştır.
Laparoskopi, karın içi ya da leğen kemiğindeki organların cerrahi tedavisinde, geniş ameliyat kesileri (20 cm dolayında) yerine, birkaç adet -4 ya da 5 adet- küçük (0.5-1 cm) deliklerden yerleştirilen borucuklardan (ki biz bunlara trokar diyoruz) bir kameraya bağlı olan teleskop ile elde edilen görüntü eşliğinde uzun-ince ameliyat ekipmanları ile yapılan ameliyat tekniğidir (Resim-1).
Laparoskopik cerrahide, ameliyat edilecek (böbrek, prostat, üreter ve böbreküstü bezi gibi) organların rahatlıkla görülebilmesini sağlayan ve borucukların birinden vücut içine yerleştirilen teleskop mevcuttur. Bu teleskop ile karın içindeki organların görüntüsü teleskopa monte edilmiş yüksek çözünürlüklü kamera sistemi ile bir ekrana yansıtılarak (Resim-2), organın yaklaşık 10-15 kat büyütülmüş görüntüsü eşliğinde cerrahi gerçekleştirilir.
Laparoskopik cerrahide kullanılan bu ufak delikler nedeniyle, laparoskopik cerrahi sonrası,açık cerrahideki geniş ameliyat kesilerine göre, çok az rahatsızlık ve ağrı olmakta ve kozmetik açıdan daha iyi bir görünüm sağlanmaktadır (Resim-3).Laparoskopi ile ameliyat sonrası ameliyat ağrısı ve bu nedenle ağrı kesici kullanımı, hastanede yatış süresi ve iyileşme süresi oldukça azalmaktadır.Laparoskopik cerrahi de açık cerrahi gibi genel anestezi (narkoz) altında yapılmaktadır.
Laparoskopik cerrahi, hastalar için açık cerrahiye göre öenmli kolaylıklar sağlayan bir teknik olmasına rağmen,uygulanması için oldukça deneyim ve özellikle bu konu üzerinde edinilmiş özel eğitimi gerektirmektedir.
Resim-3: Açık cerrahide böbrek ameliyatı için yapılan büyük ameliyat kesisinin görünümü ile aynı ameliyatın laparoskopik yöntemle yapıldığında kullanılan deliklerin karşılaştırması
Hastalar açısından, açık cerrahi ile karşılaştırıldığında araştırmalarda belirlenmiş birçok fayda sağlanmaktadır.
Daha az ameliyat sonrası ağrı
Daha az kanama
Daha kısa hastanede kalış süresi
Kabul edilebilir kozmetik görünüm/küçük ameliyat yara izi
Günlük aktivite ve çalışma yaşantısına erken dönüş
HD ve büyük görüntü ile cerrahini gerçekleştirilmesi
Laparoskopi ürolojideki birçok cerrahi girişimde uygulanabilir bir tekniktir. Gerçekten, karın zarı dış bölümünde yer alan ürolojik organların (böbrek, böbreküstü bezi, üreter, prostat, anadamar lenf bezlerinin cerrahi olarak çıkarılması giderek artan şekilde kabul gördüğü gibi, daha az hasar ve ağrı avantajları ile zamanımızda laparoskopik olarak yapılabilmektedir. Miminal invaziv (daha az yaralayıcı) cerrahi olarak kabul edilen laparoskopik cerrahi, tüm dünyadaki gelişmiş merkezlerde, açık cerrahiden daha sık uygulanır hale gelmektedir.
Ürolojide sıklıkla uygulandığı hastalıklar:
Prostat kanseri (Laparoskopik Radikal Prostatektomi)
Böbrek kanseri (Laparoskopik Radikal nefrektomi)
Testis kanseri (Laparoskopik Retroperitoneal Lenfadenektomi)
Mesane kanseri (Laparoskopik Radikal Sistektomi)
Böbrek çıkış darlıkları-UPJ darlığı- (Laparoskopik Pyeloplasti)
Fonksiyon yapmayan böbreklerin çıkartılması (Laparoskopik Nefrektomi)
Böbrek üstü bezi (adrenal) tümörleri (Laparoskopik Adrenalektomi)
Laparoskopik cerrahinin uygulanmaması gereken durumlar
Laparoskopik cerrahinin uygulanmasında kesin sakıncalı olan durumlar, düzeltilemeyen kanama hastalıkları, barsak tıkanıklıkları, karın duvarında aktif infeksiyonlar ve karın zarına yayılmış kanserler ve karın zarı içinde su toplamış hastalardadır. Göreceli olan sakıncalı durumlar aşırı şişmanlık, karın ve leğen kemiği organlarında önceden geçirilmiş büyük ameliyat, gebelik, ağır solunum yetersizliği, ağır kalp atım bozuklukları, ağır kalp hastalıklarıdır.
Laparoskopik cerrahi komplikasyonları
Rutin olarak laparoskopik cerrahi uygulayan tecrübeli ve eğitimli cerrahlar tarafından yapılan girişimlerde komplikasyon oranları ve kompliksyon derecesi daha düşüktür. Laparoskopik cerrahide yaklaşık komplikasyon oranı %5’dir. Laparoskopik cerrahi sırasında görülebilen ölüm oranı yaklaşık %0.3; açık ameliyata geçme olasılığı ise yaklaşık %1-5’dir.
Ürolojik hastalıkları içeren organlarımız Resim-4’de belirtilen organlardan oluşmaktadır. Ürolojik hastalıklarda uygulanan laparoskopik cerrahi hakkında bilgilerin içinde hastalıkların genel bilgileri, endikasyonları, teknik özellikleri ve komplikasyonlar konusunda gerekli detay bulunmaktadır.
Resim-4: İdrar yolu sistemi ve erkek genital sistemleri oluşturan dolayısıyla ürolojide hastalıkları ve tedavileri ile ilgilendiğimiz organlarımız
PROSTAT
Prostat kanseri
Laparoskopik radikal prostatektomi
Laparoskopik pelvik lenfadenektomi (prostat kanserine bağlı lenf bezlerinin temizlenmesi)
BÖBREK
Böbrek Kanseri
Laparoskopik radikal nefrektomi (kanserin kontrolü için bütün böbreğin çıkartılması)
Laparoskopik parsiyel nefrektomi (sağlam böbrek dokusunun bırakılarak sadece kanserli bölümün çıkartılması)
Fonksiyonsuz böbrek
Laparoskopik basit nefrektomi
Böbrek kisti
Laparoskopik böbrek kist dekortikasyonu
Üreteropelvik bileşke darlığı (Böbrek çıkış darlığı)
Laparoskopik pyeloplasti
TESTİS
Testis Kanseri
Laparoskopik retroperitoneal lenfadenektomi
İnmemiş testis
İntraabdominal laparoskopik eksplorasyon ve orşiopeksi
SURRENAL (Adrenal)
Böbreküstü bezi tümörleri
Laparoskopik surrenalektomi
MESANE
Mesane tümörü
Laparoskopik radikal sistektomi ve üriner diversiyon
Mesane divertikülü
Laparoskopik divertikülektomi
Sistosel-rektosel (Mesane sarkması)
Laparoskopik sakrokolpopeksi
Bu web sitesinde yer alan yazılı ve görsel içerikler, yalnızca ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Web sitemizde yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Burada yer alan bilgiler asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.
©2016 Prof.Dr.Mehmet BAYKARA Her Hakkı Saklıdır.